Bu kanunun hükümlerinin uygulanma esasları ise 20.08.2003 tarihli Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu Uygulama Yönetmeliği’nde belirtilmiştir. Yönetmelikte yapılan son değişiklik Temmuz 2021’de yapılmıştır.
"Gücü olmayan adalet acizdir, adaleti olmayan güç ise zalim.”
ZÜLFÜ LİVANELİ
Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu ve Uygulama Yönetmeliği
Türkiye’de yabancı yatırımlara ilişkin ana düzenleme 4875 sayılı Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu’dur. Bu kanunun amacı, ilk maddesinde de belirtildiği üzere; doğrudan yabancı yatırımların özendirilmesine, yabancı yatırımcıların haklarının korunması ile yatırım ve yatırımcı tanımlarında uluslararası standartlara uyulmasına, doğrudan yabancı yatırımların gerçekleştirilmesinde izin ve onay sisteminin bilgilendirme sistemine dönüştürülmesine ve tespit edilen politikalar yoluyla doğrudan yabancı yatırımların artırılmasına ilişkin esasları düzenlemektir.
Bu kanunun hükümleri, aksine bir uluslararası anlaşma ya da özel kanun hükmü olmadığı sürece;
Yabancı yatırımların Türkiye’de serbestçe yapılacağını,
Yabancı yatırımcıların Türk yatırımcılarla eşit işlem göreceği,
Yabancı yatırımların devletleştirilebilmesi için kamu yararının bulunması ve karşılığının ödenmesi zorunluluğu bulunduğu,
Türkiye’de gerçekleştirilen faaliyetlerden elde edilen kâr vb.nin yurt dışına serbestçe aktarabileceği,
Diğer şirketlerle ya da idari makamlarla yapılan sözleşmelerden doğan uyuşmazlıkların çözümünde görevli ve yetkili mahkemelerin dışında, koşulların oluşması ve tarafların anlaşması kaydıyla, ulusal ya da uluslararası tahkim ya da diğer uyuşmazlık çözüm yollarına başvurmakta özgür olunduğunu öngörmektedir.
Bu kanunun hükümlerinin uygulanma esasları ise 20.08.2003 tarihli Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu Uygulama Yönetmeliği’nde belirtilmiştir. Yönetmelikte yapılan son değişiklik Temmuz 2021’de yapılmıştır.
Yönetmelik’te genel olarak idari makamların yükümlülükleri öngörülmekle birlikte, ayrıca yabancı yatırımcıların kurabileceği şirket türleri sayılmıştır. Buna göre, yabancı yatırımcıların kurabilecekleri ya da ortak olabilecekleri şirketler, Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen şirketler ile Borçlar Kanunu’nda düzenlenen adi şirketlerdir. Ayrıca; adi ortaklık, konsorsiyum, iş ortaklığı, ortak girişim gibi isimler altında sözleşmeye dayalı olarak kurulan ve Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen şirketlerin belirgin niteliklerini taşımayan oluşumların, Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu’nun uygulanması bakımından adi şirket sayılacağı öngörülmüştür.
Bu kapsamda yabancı yatırımcılar için Türk yatırımcılara kıyasla bir fark bulunmamaktadır.